Özellikle hayvanlarla ilgili davranışsal çalışmalar 1900 lü yılların başında Pavlov’un rastlantısal deneyiyle başlamıştır, sonrasında Deneysel Psikolojinin kurucusu ve önderlerinden olan Skinner’ın hayvanların davranışlarının yönetebilineceği ve değiştirebileceğini ortaya koyduğu deneylerle hayvanların düşünebildiği, yorum yapabildiği görülmüş ve Thorndike’in Bulmaca Kutusu deneyiyle kedilerin yorumla ve öğrenmede gösterdiği tepkiler ortaya konmuştur.
20.yüzyılın ikinci yarısında hayvanların insanlarla yakın temasta bulunması artmayabaşladıkça hayvanların gözlemlenmesi ve önemi gittikçe artmıştır. Evlerimizin bir bireyi olan kedileri ve köpekleri anlamak ve onlarla daha iyi iletişime geçmek için onların psikolojik durumları bizler için göz ardı edilemez duruma gelmiştir. Aynı şekilde stresin insanlarda kansere dahi neden olduğu gerçeği varken, içgüdüleri yüksek canlılar olan hayvanlarda bazı rahatsızlıkların temelinde de psikolojik stresler yatmaktadır. Veteriner hekimlik içerinde dünyada 1980 lerde önem kazanmaya başlayan psikoloji öğesi, ülkemizde 2000 li yıllarda önem kazanmaya başlanmıştır.
Bir veteriner hekim olarak benim gözümde fizyolojik sağlık ne kadar önemliyse psikolojik sağlık da o kadar önemlidir. Bu nedenle tüm hayvanlarının daha sağlıklı olması için onlara psikolojik danışmanlık hizmetini sunmaktayım.
Sakın siz de hayvanların psikolojisi olur mu demeyin. Onların psikolojisi görmezden gelmeyin.